Dil Kanseri

Mar 27, 2022

KISA YOL

Dil Kanseri Nedir?

Dil hücrelerinde başlayan bir kanser türü olan dil kanseri çeşitli kanserlerin metastazı olarak ortaya çıkabilmektedir. Genellikle dilin üst yüzeyini kaplayan skuamöz hücrelerinde başlayan dil kanserinin tedavisinin belirlenmesinde etkilenen dil dokuları ve prognozu etkili olmaktadır.

Kanserli hücrelerin dilin öndeki ⅔’lük kısımda görülmesi durumda ağız kanseri olarak olarak anılan kanser türleri arasında yer alır. Dilin yutak bölümünde yer alan kanserler ise orofaringeal kanserler olarak anılmaktadır.

Dil Kanserinin Türleri

Dil Kanserinin en sık görülen türü skuamöz hücreli kanserdir. Bu hücreler dil, ağız, burun, gırtlak, boğaz astarı ve tiroidi kapsayan alanlarda görülmektedir. Bu hücrelerde başlayan kansere ise skuamöz hücreli kanser denilmektedir.

Skuamöz Hücreli (Epidermoid) Kanser

Sadece dil kanserleri içinde değil boyun ve baş kanserlerinin içinde de en sık görülen kanser türüdür. Dilin yüzeyinde yer alan epitel katmanda görülür.

Mukoepidermoid Kanser

Dilin yüzeyinde yer alan epitel dokunun içerisinde mikroskobik büyüklükteki tükürük bezlerinde oluşan kanser türüdür. Bu kanser türü dil dışında baş ve boyun bölgesinde bulunan başka organlarda da görülebilir. Bunun yanında çene altı, kulak önü ve dil altı tükürük bezlerinde de görülmektedir.

Adenokistik Kanser

Mukoepidermoid kanserinin oluştuğu bölgelerde görülmektedir. Belirtisi genellikle şişmedir.

Dil Kanserinin Belirtileri

Dil kanserinin belirtileri arasında şunlar bulunmaktadır.

  • Kulak ağrısı (nadir olarak görülür)
  • Dilde açıklanamayan kanamalar,
  • Boyunda yumru,
  • Dili hareket ettirmede zorluk,
  • Konuşma zorlukları,
  • Dil üzerinde ağrı hissi,
  • Dil üzerinde yanma hissi,
  • Yutkunurken ağrı hissetme,
  • Dilde görülen ağrılı ülser ya da yumru,
  • Geçmeyen boğaz ağrısı,
  • Dil üzerinde kaybolmayan kırmızı ya da beyaz yara,
  • Dil dokusunun sertleşmesi,
  • Nefesin kötü kokması,
  • Ağız açma sırasında zorlanma ve acı,
  • Boyun bölgesinde bulunan bezlerde büyüme,
  • Baş ve boyun bölgesinde kitle oluşması,
  • Açıklanamayan kilo kaybı,
  • Seste değişiklik,

Dil ve ağız bölgesinde uyuşukluk hissedilmesi,

Dil kanserinin erken belirtileri nedir?

Dil kanserinin erken belirtileri içerisinde şunlar yer almaktadır. 

  • Dilin üst ya da alt kısmından ağrı ve şişlik oluşması sebebiyle yutma ve konuşma sırasında rahatsızlık hissi 
  • Dilin yüzeyinde ya da kenarlarında ortaya çıkan kırmızı veya beyaz lekeler 
  • Dil üzerinde ortaya çıkan ve uzun süre iyileşmeyen ülserler

Dil Kanserinin Nedenleri

Birçok baş ve boyun kanserinin sebebi bilinmemektedir. Ancak bu kanser türlerinde olduğu gibi dil kanserinin riskini de artıran birçok risk faktörü bulunmaktadır. Bunlar;

  • Sigara kullanımı,
  • Düzenli ve çok miktarda alkol tüketmek,
  • İnsan papilloma virüsünün (HPV) sebep olduğu enfeksiyon,

HPV vücudun içini kaplayan ve cildi etkileyen viral bir enfeksiyondur. Genellikle kendi kendine iyileşen bir enfeksiyon olduğu için çoğu hasta bu virüsü kaptığını farkına varmaz. Bunun yanında insan sağlı üzerinde çok fazla etkisi bulunmayan bu virüs bazı kişilerde dil kanserine neden olabilmektedir.

Dil kanserleri erkeklerde kadınlara oranla 2 kat daha fazla görülmektedir. Bunun yanında en sık görülen yaş 40 yaş ve üstüdür. Afrika- Amerikalı erkekler en büyük risk grubunu oluşturmaktadır.

Dil kanserlerinin bir başka sebebi ise ağız hijyenine dikkat edilmemesi ve diş problemleridir. Bununla birlikte damağa tam olarak oturmayan diş protezleride zaman içinde mukozanın aşınmasına neden olduğu için risk faktörü oluşturur.

Dil Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?

Dil kanserinin tanı alabilmesi için öncelikle fiziki muayene yapılmaktadır. Bu muayenede hastaların ağız içleri ve boğazları kontrol edilmektedir. Ayrıca lenf bezlerinin şişip şişmediği de bu muayenede belirlenir.

Biyopsi

Dil kanseri tanısını kesinleştirmenin tek yolu biyopsi örneği almaktır. Alınan örnek mikroskop altında incelenerek kanser hücreleri tespit edilebilir.

Anestezi Altında Muayene

Bazı hastalarda boğazlarının incelenmesi için genel anestezi altında panendoskop ile görüntüleme çalışmaları yapılmaktadır. Bu aşamada biyopsi örneği de alınabilir.

Nasaoendoskopi

Burundan geçirilen esnek bir tüp ile ağız içine, boğaz ve ağızın arka tarafına ve gırtlağa bakılmaktadır. Rahatsız edici bir işlem olduğu için hastaların boğaz bölgesi lokal olarak uyuşturulur.

Diğer Tanı Yöntemleri

  • MR,
  • CT Tarama,
  • PET CT Taraması,
  • Kan testleri,
  • Diş kontrolü,
  • Ultrason taraması,

Dil Kanseri Evreleri

Diğer kanser türlerinde de olduğu gibi tedavinin planlanması açısından önemli nokta kanserin bulunduğu evredir. Dil kanserinde TNM evreleme sistemi kullanılmaktadır.

Aşama 0

Bu aşama aynı zamanda karsinoma in situ olarak da adlandırılmaktadır. Dudakların veya ağız boşluğunun iç kısmında kansere dönüşme potansiyeline sahip anormal hücreler olduğunu belirtir.

Evre 1

Kanserin en erken aşaması olan birinci evrede tümör 2 santimetreden daha küçüktür ve kanser lenf düğümlerine ulaşmamıştır.

Evre 2 

Dil kanserin ikinci evresinde tümör 2 ile 4 santim arasında olmaktadır. Bu aşamada da kanser hücreleri lenf düğümlerine ulaşmaz. 

Evre 3

Dil kanserinin 3. evresinde tümör 4 santimden büyük olmakla birlikte boyundaki lenf düğümlerinde de kanser hücresine rastlanılmaktadır. 

Evre 4

Dil kanseri 4. evresi aynı zamanda kanserinin en ileri evresi olmaktadır. Bu evrede tümör herhangi bir boyutta olabilir ve aşağıda belirtilen dokularda yayılım görülebilir. 

  • Çene veya ağız boşluğunun diğer kısımları 
  • Tümör ile aynı tarafta bulunan lenf nodu 
  • Akciğerler 

Dil kanseri 4. evrede teşhis edilebilmektedir. Aynı zamanda 4. evre tekrarlayan dil kanserlerinin sebebiyle görülebilir.

Dil Kanserinin Tedavisi

Dil kanserinin tedavisi hastaların genel sağlık durumlarına, kanserin yerleştiği bölgeye ve kanserin evresine göre değişiklik göstermektedir. Dil kanserinin tedavisinde ameliyat, kemoterapi ve radyoterapi kullanılır.

Ameliyat

Erken dönemde teşhis edilen dil kanserlerinin tek tedavi yöntemi ameliyat olmaktadır. Bu ameliyatlar genellikle dilin ön kısmına yerleşen kanserlere uygulanır. Çünkü dilin arka tarafına yerleşen kanserlerin erken evrede teşhis edilmesi çok zordur. Bu evrede ameliyat edilen hastaların konuşma ve yutkunma bozukluğu oluşmaz. Kozmetik açıdan küçük izler kalır.

İleri evredeki dil kanserlerinin ameliyat edilmesi durumunda ise hastaların konuşma ve yutkunma yetileri de etkilenir. Ayrıca kanser lenf bezlerine yayılım gösterdiyse lenf bezlerinin de alınması gerekir.  Konuşma ve yutma problemleri olan hastalara daha sonrasında rekonstrüktif teknikler uygulanarak problemlerin giderilmesi sağlanır.

Ameliyatın Özeti

Ameliyatın Süresi: 2 -6 saat

Anestezi Yöntemi: Genel

Hastanede Yatma Süresi: 2-7 Gün

İşe Dönme Süresi: 2-8 Hafta

 

Radyasyon Tedavisi

Yoğunluk ayarlı radyasyon tedavisi ve radyasyon tedavisi kanser hücrelerinin çoğalmasını ve tümörün büyümesini durdurmak için uygulanmaktadır. Bunun yanında radyoterapi kanser hücrelerinin yok edilmesini ve tümörlerin küçülmesini de sağlamaktadır. Yoğunluk ayarlı radyoterapi, geleneksel radyoterapiye göre daha az yan etki yaratmaktadır. Radyoterapi genellikle 5 ya da 6 haftalık süreçlerde uygulanır.

Kemoterapi

Kemoterapi üç farklı sebeple reçete edilmektedir. İlk sebep cerrahi işleme alternatif olarak radyoterapi ile birlikte kullanılmasıdır. İkinci nedeni ise hastaların ameliyattan sonra kalmış olan kanserli hücrelerin öldürülmesidir. Son sebebi ise tedavi edilemeyen kanser türlerinde kanserin yavaşlaması ve semptomlarının azalmasını sağlamaktır.

Dil Kanseri Ameliyatı Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli

Dil kanseri ameliyatlarından sonra hastaların iyileşme süreçlerinin kısalması ve bu sürecin daha konforlu hale gelmesi için dikkat etmeleri gereken noktalar içerisinde şunlar yer almaktadır. 

Ağrı 

Her ne kadar ağrı algısında önemli miktarda bireysel değişkenlik olsa da dil kökü ameliyatlarında önemli miktarda ağrı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple de ameliyattan sonra hastalara narkotik ağrı kesici ilaçlar vermektedir. İlacı kullanmadan önce ağrının dayanılmaz bir hale gelmesinin beklenmemesi gerekir.

Ağrılar ameliyattan sonra en az 7-14 gün boyunca devam etmektedir. Ancak ağrının ameliyattan sonraki ikinci haftada düzelmesi gerekir. Bu sebeple de hastaların ilaçlarının bitmesi ve hala şiddetli ağrıların devam etmesi durumunda doktor ile iletişime geçmeleri gerekmektedir. 

Diyet 

Ameliyattan sonra hastaların şiddetli ağrı hissetmeleri ve yutma güçlüğü yaşamaları sebebiyle ilk birkaç gün sadece sıvı ve yumuşak diyet uygulanmaktadır. Bu süre içerisinde yeterli miktarda sıvı alındığından emin olması gerekir. Ameliyattan sonraki 14 gün içerisinde normal beslenmeyi tolere edilebilmesi gerekmektedir. İyileşme döneminde fındık gibi sert ve kuru yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Aksi halde ağrıya ve kanamaya neden olabilirler. 

Fiziksel aktivite 

Her ne kadar ameliyattan sonra kan pıhtısı riski bulunsa da hastaların ciddi kanamayı arttırabileceğinden dolayı yorucu aktivitelerden kaçınmaları gerekmektedir. Bunun yerine yavaş tempolu kısa yürüyüşler dolaşım sisteminin aktif hale gelmesine yardımcı olacaktır. 

Kanama 

Hastaların ameliyattan sonra küçük kanama atakları yaşaması mümkündür. Kanamanın durmaması veya kan miktarının artması durumunda acil servise başvurulması gerekir. 

Uyku pozisyonu 

Ameliyattan sonra başın 30-45 derece kadar yüksek kalacak şekilde yatılması şişliğin azalması sağlamanın yanı sıra nefes almayı da iyileştirmektedir.

Dil Kanseri Ameliyatı Sonrası Konuşma Süreci

Dil kanseri ameliyatından sonra hastaların konuşma yetisi ameliyat sırasında dilin ne kadarlık kısmının çıkarıldığına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Dilin kısmi olarak çıkarıldığı hastalar sesleri ve kelimelerin çoğunu çıkartabilirler. Ancak tam bir glossektomi uygulanması durumunda hastaların iletişim kurmak için kağıt, kalem ya da teknolojik cihazlara ihtiyacı bulunmaktadır. 

Dil kanseri ameliyatlarından sonra hastaların konuşma terapilerine ihtiyaçları bulunmaktadır. Dil becerilerinin gelişmesinde önemli bir yeri olan bu terapiler hastaların konuşma anlaşılırlığını arttırmaktadır. Kısmi glossektomi uygulanan hastalar terapiden önce en fazla %24 oranında anlaşılabilirken terapi sonrasında anlaşılırlığı %46'ya yükselmektedir. Toplam glossektomi ameliyatı yapılan hastalarda konuşma anlaşılırlığı terapiden önce en fazla %8 olurken terapi sonrasında anlaşılırlığı %42'ye kadar artmaktadır.

Dil Kanserinde Beslenme

Kanser hastaları için sağlıklı ve besleyici bir diyet son derece önemli olmaktadır. Çünkü ne kadar iyi beslenirse vücut o kadar iyi şekilde savaşabilir. Alınan vitamin ve mineraller hastaların gücünü ve enerji seviyelerini arttırabilir. Bunun yanında iyi beslenme enfeksiyonla savaşmaya ve hasarlı hücreleri yeniden inşa etmeye de yardımcı olabilmektedir.

Dil kanserinde yeme ve içme son derece zorlu olabilmektedir. Genel olarak hastaların gün boyunca yemek yemek için ellerinden geleni yapmaları önerilmektedir. Beslenmede yapılacak birkaç küçük değişiklik yemek zamanlarının daha keyifli hale gelmesini sağlayabilir. 

Hastaların yemek zamanları için aşağıda verilen ipuçlarını kullanmaları yemek yemelerini kolaylaştırabilir. 

  • Günün hangi saat olursa olsun hastalar kendilerini iyi hissettiklerinde yemek yemelidir. 
  • Geleneksel yemek zamanlarında küçük porsiyonlara odaklanılmalıdır. 
  • Sıcak yiyecekler yerine soğuk yiyecekleri tercih edilmesi önerilir. 
  • Mutfakta yemek pişmesi durumunda oluşan kokular mide bulantısı yaratabileceği için yemeklerin dışarıdan söylenmesi önerilmektedir. 
  • Metal veya gümüş eşyaların hoş olmayan tatlarını bulunması durumunda tek kullanımlık veya plastik mutfak eşyaları kullanılmalıdır. 

Hastaların sıvı alımlarına da dikkat etmeleri gerekmektedir. Gün içerisinde daha fazla miktarda sıvı tüketmek için dikkat edilebilecek ipuçları arasında şunlar yer almaktadır.

  • Buzdolabında su, meyve suyu, çorba, dondurma, çay ve süt bulundurmak 
  • Gün içerisinde sık sık sıvılardan yudumlamak 
  • Blenderda meyve veya sebze suyu hazırlamak 
  • Buz parçaları emmek 

Hastaların yemeklerini daha iyi yiyebilmeleri ve ekstra kalori alabilmeleri için uygulayabilecekleri ipuçları içerisinde şunlar yer almaktadır. 

  • Yumuşak, nemli yiyecekleri veya sos ve yağlarla pişirilen yiyeceklere yönelmek 
  • Yulaf ezmesi, elma püresi, yumurta, dondurulmuş yoğurt, peynir, kraker, fındık ve fındık ezmesi gibi hızlı ve kolay atıştırmalıkları el altında bulundurmak 
  • Kavun, karpuz, ıspanak ve havuç gibi asidik olmayan meyve ve sebzeleri tüketmek 
  • Kırmızı et tüketimi sınırlandırmak ve bunları kümes hayvanları ve balıklarla değiştirmek 
  • Şeker ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak
Doktora Soru Sor